Ah Bozcaada ah! Nasıl da özledim seni şimdiden. İstanbul'a geleli henüz 2 gün olmasına rağmen bu mükemmel ada gözümde tütmeye başladı. Hayatımda geçirdiğim en güzel tatillerden biriydi. Eğer hala gitmediyseniz mutlaka gidip görmenizi tavsiye ederim. Keyfin doruk noktasına varabileceğiniz yerlerden. Sokaklarında gezinirken hangi yerin fotoğrafını çekeceğinizi şaşırıyorsunuz. Kutu kutu, şirin mi şirin evler. İnsanları sıcakkanlı, yardımsever. Gürültü ve rahatsız edici bir kalabalık yok. Denizi ise Miami ve Hawaii'yi, aratmayacak türden;) Adaya özgü mezeler, şaraplar, reçeller ve damla sakızlı bademli kurabiyeler... Rüya gibi bir yer kısacası. Ben hayallerimdeki yeri buldum. Sıra sizde:)
Peki Bozcaada'da neler yapılır?
1. Ayazma Plaji, deniz için adanın en meşhur yeri. Ulaşım özel arabayla veya merkezden yarım saatte bir kalkan minibüslerle sağlanıyor. Şezlong ve şemsiyenin temin edildiği yerin etrafında restaurant ve kafeler bulunuyor.
Diğer alternatifler ise Akvaryum koyu ve Tuzburnu koyu. Ulaşım özel arabayla ve merkezden 11.30'da kalkan, dönüşün 16.00'da yapıldığı minibüslerle sağlanıyor. Akvaryum koyu, sessiz sakin, küçük bir koy. Tuzburnu koyu ise Akvaryum'a göre daha büyük bir koy. İki yerde de şezlong, şemsiye ve kafe bulunmadığı için bu koylar ekipmanınızı toplayıp gitmek açısından arabalı olanlar için daha uygun bir yer.
2. Akşam yemeği için merkezdeki Sandal'ı tavsiye ederim. Çalışanlar son derece ilgili ve güler yüzlü. Hangi mezeden tadacağınızı şaşırıyorsunuz. Her şey çok lezzetli. Fiyatlar ise adanın her yerinde aynı.
3. Eğer Bozcaada'ya geliyorsanız Rengigül Konuk Evi'nde kahvaltı etmeden dönmek olmaz. Gitmeden önce rezervasyon yaptırmakta fayda var. Buraya girdiğinizde kendinizi Alice Harikalar Diyarı'nda gibi hissediyorsunuz. Masalar özenle hazırlanmış. Melekler, kurbağa prensler her yerde:) Kahvaltıyı ettikten sonra sıra reçel tadımına geliyor. Yerin işletmecisi Özcan Hanım, reçeller hakkında bilgi verip tavsiyelerde bulunuyor. Kahvaltısı bu kadar gösterişli olan bir yerde konaklamak nasıldır tahmin edemiyorum. Bir dahaki sefere artık.
4. Saat 18.30'daki ada turu da olmazsa olmazlardan. Bu turun en güzel yanı kuşkusuz rüzgar güllerinin yanında şarabınızı yudumlarken günbatımını izlemek. Ölmeden önce mutlaka yapılması gerekenler listesinde yer almalı bence.
5. Adanın yerlilerine sorduk, tat ve fiyat konusunda en iyi şarabın Çamlıbağ olduğunu öğrendik. Çamlıbağ saraplarının satıldığı dükkanda tek tek şaraplar hakkında bilgi alıp tadım yapmanızı tavsiye ederim. Zira bu şaraplar başka yerde bulunmaz.
6. Son olarak adanın meşhur Çiçek Pastanesi'nden damla sakızlı bademli kurabiyelerden alarak hem kendinizi hem de sevdiklerinizi sevindirebilirsiniz:)
Bu arada çektiğim fotoğrafları paylaştığım bir Tumblr sayfam var artık. İncelemek isterseniz buraya tık tık.
No comments