Notting Hill

Notting Hill deyince herkesin aklına ilk olarak Julia Roberts ve Hugh Grant'ın başrollerini paylaştığı romantik-komedi filmi gelir. Benim de Londra'ya gitmeden önce Notting Hill ile ilgili bildiğim tek şey bu filmden ibaretti.
12 günlük İngiltere seyahatim tamamen kültürel amaçlı idi, fakat benim gibi alışveriş sever bir insan iseniz moda da kültürün bir parçasıdır diyerek zamanınızın yarısını dükkanlarda ve bilimum alışveriş merkezinde harcarken bulabilirsiniz. Bir blogda Notting Hill'de cumartesi günleri düzenlenen Portobello Road Market isimli sokak pazarına mutlaka uğranılması gerektiğini okumuştum. Bunu öğrendiğim iyi oldu diyerek cumartesi günümü Notting Hill'e ayırdım. Londra'nın moda semti olarak da bilinen Notting Hill'e vardığımda kendimi Büyük Ada'ya gelmiş gibi hissettim. Renk renk evler, huzurlu bir ortam, yaşanmışlığın kokusu... O kadar çok Türk'e rastladım ki inanamazsınız! Zaten Londra'da neredeyse gittiğiniz her yerde Türklerle karşılaşmanız mümkün. Bir dükkana giriyorsunuz sizi "Hello!" diyerek karşılıyorlar, ardından arkadaşlarınızla Türkçe konuştuğunuzu duymalarıyla muhabbete girmeleri bir oluyor:) O yüzden hiç yabancılık da çekmedim. Bi dakika nerede kalmıştık? Evet, Notting Hill'den bahsediyorduk:) Portobello Road Market genel olarak gümüş, kürk ve antika eşyaların çoğunlukta olduğu bir pazar. Alışveriş için pek uygun olmasa da gezmesi gerçekten keyifli. Karnınız acıktığında atıştırmanız için pek çok aperatif yiyecek de bulmanız mümkün pazar içerisinde.
Notting Hill ile ilgili genel izlenimlerim bunlardır efendim. Yolunuz Londra'ya düşerse mutlaka trene atlayıp bu şirin semte uğramanızı tavsiye ederim. Burada susarak sırayı fotoğraflara bırakıyorum:)


No comments

Back to Top